Yine bir nöbet gece bir 310 numaralı odadayım. Cam kenarında ismi Baba olan bir amca yanında ise Ahmet amca ve Kanepede Ahmet amcanın oğlu. Merhaba dedim hal hatır sorma ilaç uygulama benzeri işlemler devam ediyordu. Baba amca sürekli dua ederdi ve ağlardı. Ahmet amca ise bayağı yaşlı bir amcamızdı. O gün oğlu banyo yaptırmış hiç sesi çıkmıyordu. Oğlu çok şefkatli ilgili birisiydi ve oda elli yaşlarında vardı. Yanından ayrılmazdı. O gece tekrar hastaları kontrol etmek için 310 numaraya gittim uyuduklarını gördüm. Ahmet amcanın oğlu da ayaklarını karnına çekmiş iki büklüm kanepede uyuya kalmıştı. Tabi anlattığım bu hikayede hastane Erzurumda onu öyle görünce koridorun en sonuna kadar gidip depodan bir yastık ve battaniye aldım. Personel bulmak zor 4 kata bir personel bakardı çünkü. Onu o saatte bulmak bu işlerinden daha zordu Sonra yastığı başına koydum hafifçe üzerinide örtüp odama gittim. Sabah oldu ve yine rutin işleri yaparken Ahmet amcanın oğlu geldi. Günaydın dedi. Günaydın buyrun dedim. Ve duyduğum bu söz karşında tüylerim diken diken oluştu. " Sabah uyandığımda sandım ki gece mezardan annem gelmiş "
"Annem geldi sandım "
Son Düzenleme: 10-12-2019, Saat: 00:36, Düzenleyen: PhD. Sabancı.