You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

UNICEF koronavirüs (covid-19) kaynakları

UNICEF koronavirüs (covid-19) kaynakları

Admin
UNICEF koronavirüs (covid-19) kaynakları
[Resim: tukce%20wash%20cover.PNG?itok=DtHHeF2k]


Herkes koronavirüsten (COVID-19) söz ediyor. Nereye baksanız virüse ve bundan nasıl korunabileceğinize ilişkin bilgilere rastlıyorsunuz.  Bu konudaki gerçekleri bilmek, kendinizi ve sevdiklerinizi gerektiği gibi koruyabilmek açısından kilit önemdedir. Ancak ne yazık ki ortalıkta pek çok yanlış bilgi dolaşmaktadır. Bir sağlık krizi sırasında yanlış bilgi insanları hastalık karşısında korunmasız ve savunmasız bırakır, korkuyu ve insanları damgalama eğilimlerini daha da yaygınlaştırır.

Gerçekleri öğrenmek için Sağlık Bakanlığı, UNICEF ve WHO gibi güvenilir kaynaklara başvurun. UNICEF bu konuda doğru bilgiler sağlamak için küresel sağlık uzmanlarıyla aralıksız çalışmaktadır. Güvenebileceğiniz bu bilgiler en son bilimsel kanıtları temel almaktadır. Ebeveynlere ve öğretmenlere en son güncellemeleri ve açıklamaları iletmeye, yeni bilgiler geldikçe medyaya kaynak sağlamaya devam edeceğiz. O halde kendinizi ve ailenizi korumanın en iyi yolları için bu kanallara başvurun.

COVID-19 ile ilgili yanlış bilgilerle mücadelede lütfen bize yardımcı olun. İnsanların COVID-19 ile ilgili gerçekleri bilmeleri ve sağlıklarını korumaları için bu sayfada yer alan bilgileri ailenizle, dostlarınızla ve meslektaşlarınızla paylaşın.



Koronavirüsü hastalığı: (COVID-19) Anne babaların bilmesi gerekenler

Kendinizi ve çocuğunuzu korumanın yolları


UNICEF Genel Direktörü Henrietta Fore’un COVID-19 pandemisine ilişkin açıklaması

NEW YORK, 18 Mart 2020 – “COVID-19’un pandemi olarak ilan edilmesinden bu yana geçen bir hafta içinde vaka sayısı tüm dünyada artmaya devam ediyor. Yüz milyonlarca çocuk okula gitmiyor. Ebeveynler ve bakıcılar, eğer mümkünse uzaktan çalışıyor. Sınırlar kapatıldı, yaşamlar altüst oldu.


“Bunlar hepimiz için bilinmeyen sular. UNICEF olarak bizler bir yandan yeni bir virüse karşı savaşırken, şehir efsanelerini alt edip yanlış bilgilere karşı dururken diğer yandan da kendi personelimizi ve ailelerimizi korumaya çalışıyoruz.
“Çocuklara sağlık, eğitim, beslenme ve koruma sağlamaya yönelik hayat kurtarıcı çabalarımız hiç bu kadar kritik bir önem taşımamıştı. Yerlerinden edilen, savaşlardan etkilenen, önlenebilir nedenler yüzünden hayatlarını yitiren, okula gidemeyen, temel aşılarını olamayan çocukların milyonlara ulaşan sayısı desteğe duyulan ihtiyacı şimdiye kadar görülmeyen bir seviyeye çıkarttı.


“UNICEF, virüsten etkilenen ülkelerde toplum içinde virüsün yayılmasını önlemeye yönelik çabalara yardımcı olmaktadır. Bu kapsamda, ailelerin nasıl güvende olabileceğine ilişkin sağlıklı bilgileri paylaşıyor, okullara ve sağlık kliniklerine hijyen ve tıbbi yardım kitleri temin ediyor, salgının çocukların sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlere erişimi üzerindeki etkilerini hafifletiyoruz.
“Bugün, böylesine güç bir dönemde, hiçbir şeyi ve hiç kimsesi olmayanlara destek görevimizi sürdürebilmek için bağışçılarımızın her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz yardımlarına güveniyoruz.”

COVID-19 ile ilgili çocuklara, ailelere ve okullara yönelik rehberleri de içeren çalışmalar için: https://www.unicef.org/coronavirus/covid-19



Koronavirüse (COVID-19) karşı korunmak için el yıkama hakkında bilmeniz gereken her şey

Ellerinizi yıkamak sizi ve sevdiklerinizi koruyabilir.

[Resim: UNI310746.jpg?itok=J-3OeDTj]


Koronavirus hastalığı (COVID-19) gibi solunum yolu virüsleri, virüs içeren balgam gibi maddeler ya da damlacıklar göz, burun ya da boğaz yoluyla vücudunuza girdiğinde yayılır. En sık görülen yayılma biçiminde eller aracı durumdadır. Eller aynı zamanda virüsün bir kişiden diğerine geçmesinde de başlıca aracı durumundadır.

Bir pandemi sırasında virüsün yayılmasını önlemenin en ucuz, kolay ve önemli yollarından biri ellerin sabun ve suyla sık sık yıkanmasıdır.

İşte, ellerinizi doğru biçimde nasıl yıkayacağınıza ilişkin bilmeniz gerekenler:


1. Ellerimi gerektiği gibi nasıl yıkayabilirim?

Virüsün ellerinizdeki tüm izlerinden kurtulmanız için alelacele suyla çalkalama ve ovuşturma yetmez. Gerçekten etkili bir el yıkamada ne yapılması gerektiği aşağıda adım adım anlatılmaktadır:

Adım 1: Ellerinizi akan suyla ıslatın
Adım 2: Ellerinizin tamamını kapsayacak kadar sabun sürün
Adım 3:  Ellerinizin tüm yüzeylerini, arkalarını, parmak aralarını ve tırnak altlarını en az 20 saniye süreyle sabunlayın
Adım 4: Ellerinizi yine akan suyla durulayın
Adım 5: Temiz bir bez ya da tek kullanımlık havluyla kurulayın

2. Ellerimi ne kadar süreyle yıkamalıyım?

Ellerinizi en az 20-30 saniye boyunca yıkamalısınız. Zamanlamada en iyi yol bir şarkıyı iki kere söylemektir.

Aynısı el dezenfektanı için de geçerlidir: en az %60 alkol içeren bir dezenfektan alın ve ellerinizin her yerinin temizlenmesi için 20 saniye süreyle kullanın.


3. Ellerimi ne zaman yıkamalıyım?

COVID-19’a karşı korunma açısından ellerinizi aşağıdaki zaman ve durumlarda mutlaka yıkamalısınız:

Burnunuzu temizledikten, öksürdükten ya da hapşırdıktan sonra
Toplu taşıma araçlarına bindikten, marketler ve ibadet yerleri dâhil olmak üzere topluma açık bir mekâna gittikten sonra
Para dâhil olmak üzere, dışardaki tüm madde ve yüzeylere dokunduktan sonra
Hasta bir kişiyle ilgilenmeden önce, ilgilenirken ve ilgilendikten sonra
Yemek yedikten önce ve sonra
Genel olarak, aşağıda belirtilen durumlarda ellerinizi mutlaka yıkamalısınız:

Tuvaleti kullandıktan sonra
Yemek yemeden önce ve sonra
Evdeki çöplere dokunduktan sonra
Hayvanlara ve ev hayvanlarına dokunduktan sonra
Bebeklerin altını değiştirdikten ya da çocuklara tuvalette yardım ettikten sonra
Elleriniz apaçık kirli durumdayken

4. Ellerini yıkaması için çocuğuma nasıl yardımcı olabilirim?

Ellerini yıkamalarında çocuklara bu işi kolaylaştırarak yardımcı olabilirsiniz; örneğin bir tabure koyarak çocuğun suya ve sabuna kendisinin uzanmasını sağlayabilirsiniz. Ellerini yıkamalarına yardım ederken sevdikleri bir şarkıyı söyleyerek bu işi onlar için daha eğlenceli hale getirebilirsiniz.


5. Ellerimi yıkadığım suyun sıcak olması mı gerekir?

Hayır, ellerinizi yıkamak için herhangi bir sıcaklıkta su kullanabilirsiniz. Soğuk su da sıcak su da mikropları ve virüsleri öldürmede eşit ölçüde etkilidir; yeter ki sabun kullanılsın!


6. Ellerimi havluyla mı kurulamam gerekir?

Mikroplar kuru cilde göre yaş ciltten daha kolay yayılır; dolayısıyla ellerinizi tamamen kurutmak önemli bir adımdır. Kâğıt havlular ya da temiz bezler başka yüzeylere yayılmalarına fırsat vermeden mikroplardan kurtulmanın en etkili yoludur.


7. Hangisi daha iyi: el yıkamak mı el dezenfektanı kullanmak mı?

Genel olarak, uygulama doğru olduğunda hem ellerin su ve sabunla yıkanması hem de el dezenfektanı çoğu mikrobu ve patojeni öldürmede son derece etkilidir. Evinizin dışındayken el dezenfektanı genellikle daha uygundur; ancak, masraflı olabildiği gibi acil durumlarda bulunamayabilir de. Ayrıca, alkollü el dezenfektanı koronavirüsü öldürse bile her tür bakteri ve virüsü öldüremez. Örneğin norovirus ve rotaviruse karşı görece etkisizdir.


8. Sabun yoksa ne yapmalıyım?

Sabun ve şebeke suyu yoksa ikinci en iyi seçenek klorlu su ya da en az %60 alkollü el dezenfektanıdır. Bunların da bulunmadığı hallerde sabunlu su ya da kül bakterilerin giderilmesine yardımcı olabilir; ancak bu çözüm pek de etkili olmayabilir. Bu son yönteme başvurulmuşsa bulduğunuz ilk fırsatta ellerinizi yıkamanız, aradan geçen süre içinde insanlara ve yüzeylere dokunmaktan kaçınmanız önemlidir.


9. Koronavirüsün yayılmasını durdurmak açısından başka neler yapabilirim?


Hapşırırken ve öksürürken kurallara uyun: bu sırada ağzınızı ve burnunuzu kolunuzun içiyle ya da mendille kapatın. Ardından mendili hemen atın ve ellerinizi yıkayın
Yüzünüze (ağız, burun, gözler) dokunmayın
Sosyal mesafenizi koruyun: Tokalaşmayın, sarılmayın, öpüşmeyin; gıda maddelerini, kap kacağı, bardak ve havlu gibi şeyleri ortak kullanmayın
Nezle ya da grip gibi semptomları olan kişilerle yakın temastan kaçının
Kendinizde ya da çocuğunuzda ateş, öksürük ya da solunum güçlüğü varsa gecikmeden tıbbi yardım için başvurun
Virüsün bulaşmış olabileceği yüzeyleri temizleyin ve genel olarak yüzeyleri daha sık temizleyin (özellikle kamusal mekânlardaki)




Çocuğunuza Koronavirüs 2019’dan (COVID-19) nasıl söz etmelisiniz?

Çocukları rahatlatıp korumaya yardımcı olacak 8 ipucu

[Resim: AdobeStock_253956032.jpg?itok=YRaeLlU6]


Bugünlerde Koronavirüs 2019  (COVID-19) hakkında duyduklarınız karşısında kendinizi çaresiz hissetmeniz oldukça doğal. Çocuklarınızın endişeli olması da anlaşılabilir bir durum. Çocuklar çevrimiçi ortamda, televizyonda gördüklerini ya da başkalarından duyduklarını anlamakta güçlük çekebilirler. Bu yüzden endişe, stres ve sıkıntı onları daha fazla etkileyebilir. Ancak, çocuklarınızla açık ve destekleyici bir dil kullanarak konuşursanız, bu onların durumu anlamalarına, baş etmelerine, hatta başkalarına olumlu katkılarda bulunmalarına yardımcı olabilir.


1.  Açık sorular sorun ve dinleyin

Çocuğunuzu konuyla ilgili konuşmaya teşvik ederek işe başlayın. Önce ne kadar bilgi sahibi olduklarını anlayın ve sohbete o noktadan devam edin. Eğer çocuklar henüz çok küçükse ve salgın hakkında hiçbir şey duymamışlarsa konuyu gündeme getirmeyebilir ve bu durumdan yararlanarak, ama ortada korkulacak yeni bir durum varmış algısı yaratmadan, onlara temel hijyen uygulamalarından söz edebilirsiniz.

Konuşma için güvenli bir ortam seçin ve çocuğunuzun serbestçe konuşmasına izin verin. Resim çizmek, öykü anlatmak ve diğer etkinlikler sohbetin başlamasına yardımcı olabilir.

En önemlisi, çocuklarınızın kaygılarını küçümseme ve dikkate almama gibi tutumlardan uzak durun. Hissettiklerini kabul edin ve böyle durumlardan korkmanın normal bir şey olduğunu anlatın. Dikkatinizi vererek dinlediğinizi onlara gösterin; ayrıca gerek sizinle gerekse öğretmenleriyle ne zaman isterlerse konuşabileceklerini onlara iyice anlatın.


2.  Dürüst olun: Gerçeği çocuk dostu bir yaklaşımla açıklayın

Çocuklar dünyada neler olup bittiğine ilişkin doğru bilgiler edinme hakkına sahipler. Ancak yetişkinlerin de çocukları sorunlardan uzak tutma sorumlulukları olduğu da bir gerçek. Çocuğun yaşına uygun bir dil kullanın, tepkilerini gözleyin ve endişe düzeylerine göre duyarlılık derecenizi ayarlayın.

Sordukları sorulara yanıt bulamadığınız durumlarda uydurulmuş cevaplar vermeyin. Bu tarz durumları, sorunun cevabını birlikte araştırmak için bir fırsat olarak kabul edin. UNICEF ve  Dünya Sağlık Örgütü  gibi uluslararası kuruluşların web sayfaları bilgi edinme açısından oldukça önemli kaynaklardır. Çevrimiçi dolaşan bazı bilgilerin gerçek olmadığını, uzmanlara güvenmenin yapılacak en doğru davranış şekli olduğunu anlatın.


3.  Kendilerini ve arkadaşlarını nasıl koruyacaklarını gösterin

Çocukları koronavirüsten ve diğer hastalıklardan korumanın en iyi yollarından biri düzenli el yıkamanın teşvik edilmesidir. Bunu korkutucu bir konu gibi anlatmanız gerekmez. İşin içine eğlence katmak için el yıkama sırasında şarkı söyleyip, dans bile edebilirsiniz.

Çocuklara, öksürme ya da hapşırma esnasında ağız ve burunlarını kol içleriyle nasıl kapatacaklarını gösterin.  Bu gibi durumları olan kişilere fazla yaklaşmamalarının iyi olacağını onlara anlatın. Ayrıca ateşleri çıktığında, öksürmeye başladıklarında ya da solunum güçlüğü çektiklerinde sizi bu durumdan mutlaka haberdar etmeleri gerektiğini açıkça ifade edin.


4. Güven duygusu verin

TV’de ya da internette rahatsız edici bir sürü görüntüyle karşılaştığımızda dört bir yanımızın krizle çevrildiği gibi bir duyguya kapılabiliriz. Çocuklar ekrandaki görüntülerle kendi kişisel gerçekliklerini ayırt edemeyebilir ve çok yakın bir tehlike altında olduklarını düşünebilirler. Mümkün olan durumlarda oyun ve rahatlama fırsatları yaratarak çocuklarınızın bu tür stresli durumlarla baş etmelerinde onlara yardımcı olabilirsiniz. Özellikle çocuklarınızla birlikte yatmadan önce her zamanki rutin ve olağan işleri tekrarlamaya gayret edin ya da mevcut yeni ortamda yeni rutinlerin oluşturulmasına yardımcı olun.

Eğer çevrenizde salgın varsa çocuklarınıza hastalığa yakalanmayacaklarını, koronavirüs olan pek çok kişinin çok da ağır hasta olmadığını, bir sürü yetişkinin de ailelerinin güvenliği için ellerinden gelen herşeyi yaparak önlemlerini aldıklarını söyleyin.

Çocuğunuz kendini iyi hissetmiyorsa evde/hastanede kalması gerektiğini, çünkü bunun hem kendileri hem de arkadaşları için daha güvenli olacağını söyleyin. Bunun zaman zaman güç (belki de ürkütücü ya da sıkıcı) olabileceğini, ancak kurallara uymanın herkesin güvenliğini sağlayacağını anlatın.


5. Başkaları tarafından damgalanma yada başkalarını damgalama gibi bir durumun içinde olup olmadıklarını kontrol edin

Koronavirüs salgını nedeniyle dünyanın farklı yerlerinden ayrımcılıkla ilgili haberler gelmeye başladı. Bu nedenle çocuklarınızın bu tür bir zorbalığa maruz kalıp kalmadığını veya bu tür bir ayrımcılığa katkıda da bulunup bulunmadığını kontrol etmeniz oldukça önemli.


Koronavirüsün insanın görünümüyle, nereden geldiğiyle ya da hangi dili konuştuğuyla hiçbir ilgisinin olmadığını anlatın. Okullarında kendilerine adlar takılıyorsa ya da zorbalığa maruz kalıyorlarsa böyle durumlar karşısında kendilerini kötü hissetmemelerini ve durumu mutlaka güvendikleri bir yetişkine açmalarını açıkça anlatın.


Herkesin okulunda güvende olma hakkına sahip olduğunu çocuklarınıza hatırlatın. Zorbalığın her koşulda yanlış bir davranış şekli olduğunu ve çevremize nazik davranıp birbirimizi desteklemek konusunda herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini söyleyin.


6. İyilik yapan insanları anlatın

Çocuklar için, insanların birbirlerine iyilik ve sevecenlik ile yaklaşarak destek olduklarını bilmek çok önemlidir.

Salgını durdurmak ve insanların güvende olmalarını sağlamak için çalışan sağlıkçıların, bilim insanlarının ve gençlerin öykülerini onlara anlatın. Duyarlı insanların bu sorun karşısında bir şeyler yaptıklarını bilmek ciddi bir rahatlama sağlayabilir.


7. Kendinize de dikkat edin

Sorunlarla baş edebildiğiniz sürece çocuklarınıza yardımcı olabilirsiniz. Gelen haberler karşısında sizin tepkileriniz çocuklarınızı da etkileyecektir; dolayısıyla sakin ve kontrollü olmanız onların tutumlarına da yansıyacaktır.

Eğer endişeli ve huzursuzsanız kendinize zaman ayırın; çevrenizdeki diğer aileler, arkadaşlar ve güvendiğiniz kişilerle görüşün. Sizi rahatlatacak ve yeniden iyi hissetmenizi sağlayacak aktivitelere zaman ayırın.


8. Konuşmanın dikkatli ve rahatlatıcı bir şekilde sonlandırılması

Bu konuşmanın ardından çocukları yeni soru işaretleri ve stres unsurlarıyla başbaşa bırakmamak çok önemli. Konuşmanız biterken vücut dillerine, ses tonlarına ve soluk alıp vermelerine bakarak endişeli olup olmadıklarını kontrol edin.

Bu tür zorlu konular hakkında ne zaman isterlerse sizinle rahatlıkla konuşabileceklerini hatırlatın. Çocuklarınız, onlara önem verdiğinizi, sözlerini dinlediğinizi,  ihtiyaç duydukları her an yardıma hazır olduğunuzu bilmeliler.
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren MediFORUM - Türkiye'nin sağlık forumu sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.